Bu hafta verimlilikte teknolojinin etkilerine değineceğim. Araştırma şirketi Gfk'nın  Türkiye için yaptığı KOBİ Kurumsal İş Çözümleri Algi ve Kullanım Anlama araştırmasından KOBİ’ler için çarpıcı sonuçlar ortaya çıktı. Kobilerin %90ı teknoloji ve bilişim hizmetlerini çok gerekli olarak tanımlıyor ve mevcut yatırımların yüzde 15ini bilişime ayırıyor. Bilişim yatırımlarının; maliyetleri düşürmesi, zamandan tasarruf sağlanması, müşteri memnuniyetini ve verimliliği artırması bu alanda öne çıkan sebepler arasında.

KOBİ ler genelde teknolojiyi kullanmanın şirketlerine ne kadar etkili sonuçlar doğurabileceğinin farkında ancak teknolojiyi nasıl kullanacağını bilmediğinden de yatırımından çekiniyor. Bu nedenle teknolojinin iş süreçlerinde nasıl kullanıldığı ve hangi avantajları sağladığı noktasında KOBİ’lerin bilinçlenmeye ihtiyacı vardır.

Türkiye’de Teknolojiye Yatırım Yapan KOBİ’ler Gelirlerini % 15 Büyütürken İstihdamını 2 Katına Çıkarıyor

Küresel  yönetim danışmanlığı şirketi Boston Consulting Group’un (BCG) yaptığı  başka bir araştırmaya göre de Türkiye’deki KOBİ’ler teknolojiyi sadece yüzde 10 daha fazla kullansa 360 bin yeni istihdam doğacak. Gelirlerindeki yüzde 15 artış ise ekonomiye tam 15 milyar dolar olarak yansıyacak. Bu kadar küçük bir miktarla büyük bir katma değer yaratmak, teknolojinin en güzel yanı olsa gerek.

Özellikle KOBİ’lere yönelik yazılım pazarındaki büyüme, pazardaki toplam büyüme hızının 12-13 kat üzerinde gerçekleşiyor. KOBİ’ler bilişim teknolojilerine daha fazla yatırım yaptıkları zaman bilgi merkezli üretim ve yönetime geçiyorlar. Böylece sağlanan performans ve verimlilik artışı, kârlılığı da beraberinde getiriyor.

Araştırmada KOBİ’ler, teknolojiden en çok hangi yönüyle faydalandıklarına dair kendilerine yöneltilen sorulara şöyle cevaplar vermişler:

Yeni iş modellerinin kapılarını açıyor. Değişimi ve uyumu hızlandırıyor.
Müşteriye olan erişimi ve etkileşimi güçlendiriyor.
Ölçeklenebilirliği ve esnekliği artırıyor. Yeni kurulan şirketlerin bile çok yüksek kapasitelerde hizmet vermesini sağlıyor.
Otomasyon sayesinde işletmelerin etkinliğini ve verimliliğini artırıyor.
Çalışanların etkileşimine ve verimine katkıda bulunuyor.
Daha geniş pazarlara açılmayı ve rekabeti kolaylaştırıyor.
Kadınların Kurduğu Şirketin Teknoloji Lideri Olma Şansı 1.5 Kat Daha Fazla

Dokunduğu her şeyi değiştiren ve güzelleştiren kadın eli, teknoloji ve teknolojiye dayalı hizmetlerde de kendini gösteriyor. Araştırmaya göre kadınların kurduğu KOBİ’lerin erkeklerin kurduğu KOBİ’lere göre teknoloji lideri olmaya daha yatkın ve daha başarılı olduğunu gösteriyor. Kadın girişimcilerin sahip olduğu ve kurduğu KOBİ’ler teknolojiyi çok daha hızlı benimsiyor ve çok daha verimli ve hızlı büyüyen şirketleri yönetiyorlar. Kadınların kurduğu teknoloji lideri şirketlerde şirket web sitesi, sosyal medya sayfası, çevrimiçi alışveriş ve müşteri portalı gibi online tekliflere daha çok rastlanıyor. Gelişmekte olan pazarlarda, örneğin Hindistan’da kadınların kurduğu şirketlerin teknoloji lideri olma şansı 1,5 kat daha fazla. (Kaynak BCG)

Doğru Teknolojik Yatırımı Yapabilmek İçin İhtiyaçların Doğru Belirlenmesi Gerekir

Araştırmalar gösteriyor ki KOBİ’ler süreçlerinde verimlilik sağlamak için yaptıkları teknolojik yatırımları etkin kullanamıyorlar. Çoğu yapılan yatırım verimlilik sağlamak için yapılırken kendi verimliliğinde sınıfta kalıyor.

Türkiye teknoloji pazarı da özellikle son 10 senede hızlı biçimde büyüdü. Gerek yurt dışı markaların Türkiye’de yaptıkları doğrudan teknolojik yatırımlar gerek yurt içinde yapılan teknolojik girişimler hem yazılım hem de donanım satın alımlarında rekabeti yoğun bir noktaya taşıdı.

Teknolojiye yapılacak yatırımın ne kadar sürede iş sonuçlarına yansıyacağı, bu sonuçların direk mi yoksa dolaylı olarak mı ölçülebileceği, yatırımın yeni yatırımlara esnek alt yapıda olabilmesi karar verme aşamasında önemli parametreler.

Bütün bu değerlendirme noktalarının başarısı aslında Yatırıma neden ihtiyaç var? Bu yatırımdan ne bekliyoruz? sorularının yanıtlarıyla yakından ilgili. Özellikle KOBİ’ler artan rekabet baskısı, düşen kar oranları, vade sürelerindeki uzunluk ve finansman maliyetlerinin yüksek kalması nedenleriyle teknolojik yatırımları verimlilik aşamasında can simidi gibi görmektedir. Bu durumun satın alma esnasında çabuk karar verme ya da yanlış karar verme gibi olumsuz sonuçlar doğurduğu ve işletme motivasyonunu da düşürdüğü pek çok örnek var.

Hem yatırımcıların teknolojiye yatırım yapması hem de şirket çalışanlarının olumlu sonuçlarına inancını koruması açısından işletmelerdeki sorunlu alanların belirlenmesi ve çözümlerinde teknolojinin destek sağlayacağı çözüm şekillerinin iyi tanımlanması önemlidir.

Yakın zamana kadar teknolojiden uzak, kişiye bağlı anlık değişen yöntemlerle yürütülen işletme süreçlerinin günümüzde işletme sahipleri tarafından nasıl daha verimli olabilmek adına teknolojiyle entegre olabiliri  tartışıyor olması oldukça sevindirici.

Ekonomik kalkınmanın önemli bir kısmını oluşturan KOBİ’lerin kendi sürdürülebilirliğini sağlaması için ciddi devlet destekleri olduğunu tekrar belirtmek isterim. Özellikle araştırma geliştirme, ürün geliştirme, inovasyon gibi yenilikçi ve yaratıcı düşünceyi destekleyen yaklaşımlarda KOBİ’ler hem teknolojiye rahatlıkla yatırım yapabilir hem de yatırımlarında hibe ve teşvik destekleri kullanabilir.