BLOG
Kadın Olmak ..ÖzgeCan'a
15 Şubat

Kadın Olmak ..ÖzgeCan'a

Küçük yaşlarda başlar kız çocuklarının hayata karşı temkinli oluşları. Oturmanın, kalkmanın bir yöntemi vardır. Evden çıkmaların eve dönüşlerin zamanı ya da kiminle konuştuğunun kiminle arkadaş olduğunun önemi vardır. Giydiğinin, süsünün, gülüşlerinin sınırları olmalıdır. Sınırlandırılmış özgürlükler içinde sınırlandırılmayanların ihmal mi yoksa cesaretle perçinlenmiş özgürlükle mi büyütüldüklerini anlayamazsınız. Ama farklı olanlar azınlıktaysa zaten tehlike başlamıştır bile.Daha kız çocukken başlar topluma ve yaşama güvensizliğimiz. Erkeklerin de bize bakışındaki eşitsizlik.
 
Doğarken herkesin eşit yaratıldığı bu alemde büyümenin her adımında kadın ve erkek arasındaki mesafe gittikçe açılır önce zihinlerde sonra yaşantıda.  Kendini gerçekleştirmek çabasına giren her kadın için önceden çizilmiş sınırlar bu çabada güle uzanan diken misali batar, battıkça da acıtır. Kadının doğal yapısında olan sahiplenicilik, toparlayıcılık, albeni, korumak kadına güç verirken kadını sahiplenmek erkeğe bırakılmıştır. Oysa ki bir anlamı oluşturan iki farklı kavram daha basit ifadeyle bir elmayı oluşturan iki yarım parça gibi olmak varken edilgenlik bir kimlik olarak yüklenmiştir. Erkeğe verilen bu koruma görevi kadının varlığının en güzel ve anlamlı biçimde temsili için liderlik adına bir fırsatken temelinde sevgisizlik yatan bir durumun sonucunda kadın şiddet gören, tacize uğrayan, öldürülen, itilen, toplumda geri planda bırakılan, özgürlüğü kendine kısıtlanmış bir yerde bulur kendini. Başlar mücadele, başlar önce kendiyle iç çatışma sonra aile içi çekişme ve sonra toplum içi savaş.

Bütün dinlerde bütün inanışlarda kadın kutsanmış ve erkeğe emanet edilmişken bugün kadın kendini karşı cinse karşı hem hak, hem bedenen hem de ruhsal açıdan korumak durumunda bırakılmıştır.

Emniyet, güvenlik ihtiyacının biyolojik ihtiyaçlardan sonra gelen en temel ihtiyaç olduğunu, gelişmiş toplumların sosyal bütünlüğe inanmış ve öz saygısı gelişmiş fertlerden oluştuğunu dikkate alırsak kadının toplum içinde güvenliğini sağlamak kaygısı bulunulan noktanın aslında ilerleme ve gelişme çabamızda bizi ne kadar geriye götürdüğünü gözler önüne serer.

Karşılıklı sevgi ve saygının, öz bilinci ve özgüveni oluşan bireyler arasında sağlanabildiği bunların da çocukluktan evde ve eğitim kurumlarında kazandırılabileceği uzmanlar tarafından ve bilimsel olarak belirtilmiştir. Çocuklarımızın birbirine değer veren insanlar olmalarını, geleceğe güvenle korkmadan yürüyebilecekleri bir toplumun fertleri olmalarını istiyorsak sevgiyi ve ilgiyi küçük yaşlardan başlayarak yaşamları boyunca onlara gösterebilmeliyiz.

İnsanlık dışı bir şekilde yaşamına son verilen güzel genç kızımız Özgecan’a Allah’tan rahmet ailesine sabırlar dilerim. Kadın cinayetlerini, kadına her türlü şiddet ve tacizi lanetle kınıyor, sebep olanların en ağır biçimde cezalandırılmalarını temenni ediyorum.

Çocuklarımız, kızlarımız, gençlerimiz, kadınlarımız sevgiyle büyüsün, korkmadan geleceğe umutla baksın. Bir anne ve bir kadın olarak yürekleri yakan bu olayın bir daha yaşanmamasını temenni ediyorum.

Senem Kılıç

Bilgisayar Mühendisi, Yönetim Danışmanı

SenemKılıç

1978 Denizli doğumluyum. Ege Üniversitesi Bilgisayar Mühendisliği eğitimimi tamamladım. Dokuz Eylül Üniversitesi Sayısal Yöntemler Yüksek Lisansı Dokuz Eylül Üniversitesi İşletme Ana bilim dalında "X,Y Kuşağının İstihdam Politikaları" üzerine doktora eğitimi tez aşamasında devam etmekteyim...

Bana Ulaşın