BLOG
Ekonomi Yavaş, İşsizlik Hızlı
19 Kasım

Ekonomi Yavaş, İşsizlik Hızlı

İşsizlik oranları geçtiğimiz Ağustos ayı itibariyle yüzde 10.1 olurken, ekonomik gelişmelerin işsizlik oranlarına bundan sonraki etkisinin de yüksek seyirde olacağı tahmin ediliyor. Türkiye İstatistik Kurumu’nun verilerine göre şubat ayından sonra işsizlik oranı tekrar çift haneye çıktı. TÜİK’in açıkladığı mevsim etkilerinden arındırılmış işsizlik oranı ise yüzde 10.4 oldu.  Bu iki rakam arasındaki fark işsizlik oranlarındaki yükseklikte mevsimsel faktörlerin etkili olduğunu gösteriyor.  Bunun yanında işgücüne katılım oranının sağlanan istihdamdan çok daha yüksek seyretmesi de bu artışın temel nedenlerinden biri. 1.26 milyon civarında istihdam artışına karşılık katılım sağlayan iş gücü sayısı 1.72 milyon olunca haliyle işsizlik oranının yükselmesi de kaçınılmaz oluyor.

Büyüme oranlarındaki artışın yavaşlamış olması işsizlik oranlarının da yükselmesinde en büyük etkenlerden birisi. 2014 yılında yüzde 3 civarında büyüme beklentisi ve bu oranın iş gücü katılımına etkisi işsizlik oranlarının artmasına engel olamadığını gösteriyor. TÜİK verilerine göre her 10 kişiden 1’inin işsiz olduğunu anlıyoruz.  Ekonomide kısa dönemde bir hızlanma beklenmediği için önümüzdeki aylarda yine işsizliğin yüzde 10 seviyelerinde kalacağını tahminlemek yanlış olmaz. Bu yıl yüzde 3 civarında beklenen büyüme oranı Orta Vadeli Programa göre yüzde 4’e çıkacak. Bu hedef Türkiye eknomisinin dış kaynakla büyüdüğü ve önümüzdeki dönemin yabancı kaynak açısından kıt olacağı  göz önünde bulundurulduğunda işsizliği yüzde 10’un altına düşürmeye yetmeyeceğini gösteriyor. FED’in faiz artırım haberi sadece finans sektörlerini değil, üretim yapan tüm işletme sahiplerini ve de istihdam imkanlarını ilgilendiren bir konu. Dolayısıyla bu etkenlerin gölgesinde işsizlikteki yükseliş nasıl durdurulacak merakla bekliyoruz.

Bunun için kesinlikle anlık değil orta ve uzun vadeli yapısal kararların alınması şart. Yani ekonomide sürdürülebilirlik hedeflenirken istihdamda da sürdürülebilir istihdam hedefi konmalı bu da ancak yapısal kararlarla mümkün.

Bunların en başında özellikle son 46 ayın zirvesine çıkmış ve yüzde 20’ler seviyesinde olan genç işsizliğe çözüm getirmek gelmeli. Türkiye’de 15-24 yaşındakilerin yüzde 19.2’si yani yaklaşık 5 gençten biri işsiz. Bu oran içinde üniversite mezunu olan grup yüzde 32 civarında. Üniversitelerin sanayi işbirliğini artırıcı yönde faaliyetlerini planlaması, özellikle mesleki anlamda ara eleman dediğimiz teknik kadroya istihdam sağlayacak eğitim müfredatının oluşturulması ve teşvik edilmesi bu genç işsiz nüfusu eğitim döneminde yetişeceği bir alt yapıya kavuşturacaktır. İşçi ve işverenin buluşabileceği istihdam bürolarının da etkinliğinin artırılmasına yönelik faaliyetler etkili olacaktır.İşsizlikle mücadelede kaçak işgücünün (ucuz iş gücünün) haksız rekabetinden kurtulmak için yüksek maliyet girdileri ve faizlerin istihdam yaratacak alanlara avantaj sağlayacak şekilde uyarlanması gerekmektedir. Girişimciliğin yoğun biçimde desteklendiği ekonomik programda girişimcilere sürdürülebilir destekler ve girişimciliği artıracak ek programlara önem verilmelidir. Özellikle kayıt dışı istihdam içinde yer alan kadın işgücünün pozitif ayrımcılık yaklaşımıyla kadın girişimciliğin artırılması için gerekli önlem ve teşviklerin alınması etkili olacaktır. Yapılan araştırmalara göre üllkemizde erkek girişimci sayısı 1.3 milyon iken, kadın girişimci sayısı sadece 80 bin kadardır. Yani yüzde 7. Bu gerçekten üzücü bir tablo.

En uygun zamanda küresel ve siyasal iklimin izin verdiği yapısal tedbirlerin alınarak, popülist anlayıştan ziyade kalıcı ve talebe bağlı istihdam planı beklentimizi belirterek umut dolu günler dilerim.

SenemKılıç

1978 Denizli doğumluyum. Ege Üniversitesi Bilgisayar Mühendisliği eğitimimi tamamladım. Dokuz Eylül Üniversitesi Sayısal Yöntemler Yüksek Lisansı Dokuz Eylül Üniversitesi İşletme Ana bilim dalında "X,Y Kuşağının İstihdam Politikaları" üzerine doktora eğitimi tez aşamasında devam etmekteyim...

Bana Ulaşın